Etkenler
Mycobacterium tuberculosis, tüberküloz veya verem hastalığının etkeni olup, 1-4 µm uzunluğunda 0.3-0.6 µm eninde, ince ve bazen hafifçe kıvrık, hareketsiz, sporsuz, kapsülsüz çomak (basil) şeklindedir.
Mycobacterium tuberculosis, tüberküloz veya verem hastalığının etkeni olup, 1-4 µm uzunluğunda 0.3-0.6 µm eninde, ince ve bazen hafifçe kıvrık, hareketsiz, sporsuz, kapsülsüz çomak (basil) şeklindedir.
Tüberküloz; gençlerin ve yaşlıların ölümüne sebep olan dünya genelinde en yaygın 2. enfeksiyon hastalığıdır. Dünya nüfusunun üçte biri enfekte olmuştur. Her yıl dünya genelinde 9 milyonun üzerinde insan tüberküloz vakasına yakalanmakta ve bunun yaklaşık 2 milyonu ölümle sonuçlanmaktadır. Türkiye’de 10 milyon ile 20 milyon arası bir nüfus tüberküloz ile enfekte olmuştur, yani vücutlarında henüz hastalık oluşturmamış verem mikrobunu taşımaktadır. Tüberküloz insidansı yaklaşık %0.027’dir.
Hastalık vücudumuzdaki tüm organları etkileyebilmesine karşın basilin giriş kapısı her zaman akciğerdir. Akciğer tüberkülozu olan kişilerin öksürmesi, konuşması ve hapşırması sonucu akciğer salgıları damlacık şeklinde havaya atılırlar. Ortamda bulunan diğer sağlıklı kişiler havada asılı kalan bu damlacıkları solunum ile akciğerlerine alarak enfekte olur. Aynı zamanda balgamı ile tüberküloz basili çıkaran hastayla yakın temas içinde bulunulması ve Mycobacterium bovis tipi basil-enfekte inek sütünün tüketilmesi diğer etkenlerdir.
Tüberküloz tanısı, klinik bir örnekte (kan veya balgam) hastalık etkeni olan Mycobacterium tuberculosis bulunması ile kesin olarak koyulabilir. X-Ray taraması ve/veya tüberkülin deri testi, klinik örneklerin direkt mikroskopisi ve boyaması tanı için kullanılan yöntemler olmasına rağmen kesin tanı için yeterli olmamakla beraber duyarlı ve spesifik değildirler.
PCR bazlı moleküler yöntemler Mycobacterium enfeksiyonlarının tanısında oldukça hızlı olmaları ve tanımlama aralıklarının genişliği ile yaygın bir kullanım alanı bulur.