Kuruluş Manifestomuz

Türkiye’de bu işin üretimi olmaz, sadece ticareti yapılır” diyenler de oldu, “Yurt dışında okunup Türkiye’ye dönülür mü?” diyenler de.

Gülümsedik.

“Etimiz ne, budumuz ne, olduğu kadar yaparız, birilerine yamanır satarız, olmazsa kapatır kaçarız.” diyenler oldu.

Hiç tahammül edemedik.

Yan yollarla, alternatif güzergahlarla uğraşmadık. Yapılması gerekenleri planladık, gerekeni yapacaklarla yola koyulduk.

Laboratuvar genelini Class 10,000, PCR, izolasyon ve üretim alanlarımızı Class 1,000 temiz odalar olarak hazırladık.

Tüm pipetlemelerin, o işleme özgü Class 100 laminar flow’lar veya biyogüvenlik kabinleri içinde yapılmasını sağladık.

Pozitif ve negatif basınçlı oda ve bölmelerle; Ar-Ge faaliyetlerimiz, ürünlerimiz, çevremiz ve kendimiz için olmazsa olmaz sağlıklı şartları oluşturduk.

“Bu kadar özene gerek var mı?” diyenleri anlayamadık.

Doğru tedarikçileri bulduk, doğru anlaşmalar yaptık. Kriterleri biz saptadık, kalite testlerimizi her üretilen cihazda kendimiz uyguladık. Yaşadığımız toprakların adını, hak eden cihazlara verdik.

“Her malın bir alıcısı olur.” diyenleri de, ucuz etin yahnisini beğenmeyenleri de yadırgadık. Meselenin uygun maliyetli ve yüksek nitelikli çözümler sağlamak olduğunu hiç unutmadık.

Yaptığımız kit tasarımları iyi çalıştı. Yine de merakımıza yenildik, “Daha iyisi olabilir mi?” dedik, yeni tasarımlar hazırladık.

5 izolasyon robotunu, 5 Real-Time PCR cihazını, 1 kahve makinesini hep çalışır tuttuk. Yaptığımız işi mükemmelleştirmenin hazzını, dinlenmeye tercih ettik.

Her gece işten çıkarken bina bekçilerinin mesailerine hareket getirdik, bayramda gidip büyüklerimizin elini öpemedik, özleyip kalkıp gelenlere laboratuvarımızı gezdirdik.

Ve fark ettik ki mutluluğumuz, gururumuz, analiz ekranlarındaki düzgün artışlarla doğru orantılı.

Fark ettik ki rahat uyuduğumuz her gecenin öncesi, ya yerli yerine oturmuş bir seri dilüsyon, ya da üst üste çıkmış replika grafiklerinin seyri…